Hem mide hacminin hem de besin emiliminin azaltıldığı obezite cerrahileri arasında yer alan Omega ans gastrik bypass, mini gastrik bypass olarak da adlandırılır. Oluşturulan yeni mide ile bağırsak arasında tek bir bağlantının oluşturulduğu bu operasyon özellikle yağ emilim mekanizmasını ciddi anlamda azaltmaktadır.
Genel anestezi altında laparoskopik olarak gerçekleştirilen mini gastrik bypass sırasında yeni ve küçük hacimli bir mide oluşturulur ve yeni oluşturulan mide bağırsağa bağlanır. RNY gastrik bypass ameliyatından farklı olarak bağırsak bölünmez ve iki farklı noktada da bağlantı sağlanmaz.
Vücut kitle indeksi değerleri 35 ve üzerinde olup yandaş hastalıklar yaşayan ya da vki değeri 40 ve üzerinde olan, genel sağlık durumu operasyon için uygun olan, kilo vermeye istekli hastalara uygulanabilir. Mini gastrik bypass ameliyatı revizyonel bariatrik cerrahi kapsamında da tercih edilebilir. Geçmiş dönemde tüp mide ameliyatı veya mide kelepçesi ile hedeflediği kiloyu veremeyenler için Omega ans gastrik bypass ameliyatı ikincil operasyon olarak da değerlendirilebilir.
Oluşturulan yeni midenin dışında kalan kısım vücuttan çıkarılmaz. Dolayısıyla gerekli olması halinde mide eski haline geri döndürülebilir. İlk yıl içerisinde hastalar ciddi bir kilo kaybı yaşayabilir ve bu miktar fazla kilonun %70’ine kadar çıkabilir. Teknik olarak RNY gastrik bypass operasyonuna kıyasla daha kolay olan mini gastrik bypass yandaş hastalıkların yol açtığı etkileri göz ardı edilemeyecek denli azaltır.
Mini gastrik bypass ameliyatı sonrası hastalar sıvı beslenme dönemine girmezler. Yumuşak gıdalarla beslenmeye başlayabilirler. Operasyon sonrası hedeflenen kilonun verilebilmesi için beslenme ve egzersiz programlarına uyum sağlanması gerekir. Emilim azaltan bu operasyon sonrası ömür boyu vitamin ve mineral takviyeleri kullanılır.
Kişiden kişiye değişmekle birlikte mini gastrik bypass ameliyatı sonrası hastaların ilk yılda fazla kilolarının %70’ini verebilecekleri söylenebilir. Kilo verme hızı operasyondan sonra düşme eğilimindedir. Ancak 8-10 yıl gibi uzun vadede fazla kiloların %70 - %75 oranında olduğu ifade edilebilir.
