Ana Sayfa Hakkımızda Obezite Cerrahisi Post Bariatrik Cerrahi Blog İletişim
Randevu Al BKI Hesapla Diğer Tedaviler  
KAPAT
Mide Balonu Tüp Mide Ameliyatı Gastrik Bypass Ameliyatı Nedir? Revizyon Bariatrik Cerrahi

Revizyonel Bariatrik Cerrahi Nedir?

Obezite tüm dünyada giderek artış gösteren kompleks bir rahatsızlıktır. Aşırı kilo ile ortaya çıkan obezite beraberinde birçok rahatsızlığa neden olmaktadır. Üstelik hipertansiyon, kalp krizi ya da çeşitli kanser türleri gibi bazı hastalıklar ciddi hayati tehlikelere yol açabilmektedir. Bariatrik cerrahi yöntemleri sayesinde düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme ile kilo veremeyen hastalarda kilo kaybı elde edilebilmektedir. Ancak hastaların ameliyat sonrasında beslenme ve gündelik alışkanlıklarını tamamen değiştirmesi ve yeni bir yaşam tarzını benimsemesi gerekmektedir. Bu yaşam tarzının değiştirilemediği durumlarda fazla kiloların verilememesi ameliyatın başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olur. Uygulamanın kendisinden ötürü de başarısızlıklar görülebilmektedir, ancak bu durum son derece nadirdir. Bariatrik operasyonun başarısız olduğu durumlarda hastalar revizyonel bariatrik cerrahi seçeneklerinden yararlanabilmektedir.

Her ne kadar bariatrik cerrahi ameliyatları obezite tedavisinde en etkili ve en başarılı çözüm olsa da tüm operasyonlarda olduğu gibi az miktarda başarısızlık payı mevcuttur. Bariatrik cerrahi sonrasında başarısızlığın birden çok nedeni bulunabilmektedir. Ameliyat sonrasında komplikasyon oluşması, yanlış tekniğin kullanımı ya da hastanın ameliyat sonrasında dengeli beslenme ve düzenli egzersiz programına uymaması tekrar obeziteye dönüşe neden olabilmektedir. Hastanın istenilen miktarda kilo verememesi ya da tekrar kilo almaya başlaması halinde operasyonun başarısız olduğu kabul edilir.

 

Revizyonel Bariatrik Cerrahi Nedir?

Daha önce bariatrik cerrahi operasyonu geçirmiş ancak çeşitli sebeplerden hedeflediği oranda kilo veremeyen ya da verdiği kiloları geri alan hastalara gerçekleştirilen ikinci operasyonlara revizyonel bariatrik ameliyatı adı verilmektedir. Tüp mide, mide kelepçesi, duodenal switch ya da gastrik bypass gibi tüm bariatrik cerrahi uygulamalarından sonra revizyon ameliyat yapılabilmektedir. İlk ameliyatın başarısız olduğu durumlarda revizyon ameliyatı sonrası başarılı sonucun elde edilebilmesi için hastaya büyük sorumluluk düşmektedir. Revizyonel bariatrik operasyonunda tercih edilecek teknik genellikle ilk yapılan ameliyattaki tekniğe göre değişiklik göstermektedir. Bununla beraber revizyon ameliyatında ilk bariatrik ameliyatında uygulanan teknikten farklı bir teknik tercih edilir.

Bariatrik cerrahi operasyonlarında olduğu gibi revizyonel bariatrik ameliyatları da laparoskopik yöntemle gerçekleştirilebilmektedir. Ancak revizyon uygulamalarında açık ameliyat uygulanma oranı daha fazladır. İlk ameliyat sonrasında ameliyat alanında meydana gelen yapışıklık gibi çeşitli komplikasyonların mevcut olması durumunda revizyon ameliyatının açık olarak yapılması gerekmektedir. Yine de revizyon operasyonlarında açık ameliyat tercih edilme olasılığı son derece düşüktür.

 

Revizyonel Bariatrik Cerrahiye Neden İhtiyaç Duyulur?

Bariatrik cerrahi ameliyatı olmuş olan hastaların yaklaşık %5 kadarında revizyonel operasyon gerekebilmektedir. Bariatrik cerrahi ameliyatından sonra hastaların fazla kilolarının yaklaşık %75’ini 1 sene içerisinde vermesi beklenmektedir. Ameliyat sonrasında uygulanan dengeli beslenme ve düzenli egzersiz programına bağlı kalmak fazla kiloların verilmesinde son derece önemlidir. Ancak bu yeni yaşam tarzına alışmak bazı hastalar için oldukça zor olmaktadır. Beslenme programı dışına çıkan ya da hareketli bir yaşam tarzı benimsemeyen hastalarda yeteri kadar kilo kaybı meydana gelmediği gibi tekrar kilo alımı ortaya çıkabilir.

İlk ameliyat sonrasında fazla kiloların %25’inden azının verilmesi ya da tekrar kilo kazanımı ameliyatın başarısız olduğunu gösterir. Bununla beraber ameliyatta yapılan bir hata, hastaya uygun olmayan ameliyat tekniğinin tercih edilmesi ya da ameliyat sonrasında komplikasyon oluşması sonucunda da başarısızlık meydana gelebilmektedir. Bu gibi durumlarla karşılaşıldığında revizyonel bariatrik operasyon gerekmektedir.

 

Revizyonel Bariatrik Cerrahi Tehlikeli Midir?

Aslında revizyonel bariatrik operasyonu, bariatrik cerrahi uygulamalarından çok farklı değildir. Temelinde farklı bir tekniğin tercih edilmesi durumudur. Bu nedenle daha tehlikeli olarak kabul edilmemektedir. Ancak revizyon ameliyatları ilk ameliyattan daha uzun sürmektedir. Bununla beraber ameliyatta ve sonrasında komplikasyon görülme riski de artmaktadır. Bu durum revizyon operasyonlarının daha tehlikeli görülmesine yol açmaktadır. Diğer taraftan revizyon ameliyatlarında başarı şansı bir miktar düşmektedir. Alanında tecrübeli, uzman bir hekim tarafından gerçekleştirildiğinde revizyon ameliyatı sonrasında oldukça başarılı sonuçlar elde etmek mümkündür.

Bununla beraber herkes revizyon operasyonu için uygun olmayabilmektedir. İlk ameliyata bağlı olarak gelişen komplikasyonlar, hastanın genel sağlık durumu, tekrar kilo almaya yol açabilecek ya da kilo verilmesine engel olabilecek durumlar göz önünde bulundurularak revizyon ameliyatına karar verilmektedir. İlk ameliyatın öncesinde olduğu gibi revizyon ameliyatı öncesinde de hastaların psikolojik değerlendirmeden geçmesi gerekmektedir.

Revizyon ameliyatı sonrasında iyileşme süreci ilk ameliyata göre daha zorlu geçebilmektedir. Bununla beraber hastanın varsa ilk ameliyat sonrasında neleri yanlış yaptığı ve revizyon ameliyatı sonrasında mutlaka uyulması gereken kulları detaylı bir şekilde öğrenmesi gerekmektedir. Revizyon ameliyatına kararında bu detaylar önemli bir yere sahiptir.

 

Revizyonel Bariatrik Cerrahi Zararları Nelerdir?

Revizyonel bariatrik ameliyatların kendine has bir zararı bulunmamaktadır. Bununla beraber diğer tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi bazı riskler barındırmaktadır. İlk bariatrik ameliyata bağlı olarak bu risklerin görülme olasılığı daha da artabilmektedir. Revizyon uygulamalarında komplikasyon oluşma riski ilk ameliyata göre daha yüksektir. Karın bölgesinde meydana gelen yapışıklıklar ya da yara dokusu komplikasyon riskinin artmasına neden olabilmektedir. Ek olarak ilk ameliyatta da olan safra taşı, dumping sendromu, sızıntı ve gastrit gibi bazı riskler revizyon ameliyatında da bulunmaktadır. Ayrıca kanama, anesteziye karşı reaksiyon gösterme, pıhtılaşma ya da enfeksiyon gibi her tür ameliyatta bulunan riskler revizyon ameliyatında da bulunmaktadır. Revizyon ameliyatını gerçekleştiren cerrahın bu alandaki yetkinliği ve deneyimi risklerin görülme olasılığını düşürmekte ve ameliyatın başarılı sonuç verme şansını önemli ölçüde artırmaktadır.

 

Hangi Revizyon Ameliyatı Yapılmalıdır?

Birden fazla bariatrik operasyon olduğu gibi birden fazla revizyon ameliyatı bulunmaktadır. Revizyon ameliyatında kullanılacak teknik, ilk ameliyattaki tekniğe bağlı olarak değişmektedir.

Yapılan araştırmalara en sık revizyon ameliyatına ihtiyaç duyulan teknik mide kelepçesi ameliyatıdır. Kelepçenin kayması ya da aşınması nedeniyle revizyon ameliyatına ihtiyaç duyulabilmektedir. Bazı durumlarda kelepçenin sıkılaştırılması yeterli olmaktadır. Ancak genellikle kelepçenin çıkarılarak revizyon ameliyatının yapılması gerekmektedir. Mide kelepçesinin başarısız olduğu durumlarda gastrik bypass ya da tüp mide ameliyatı tercih edilmektedir. Mide kelepçesi ameliyatı sonrasında bölgede aşırı miktarda yara dokusunun oluşması durumunda revizyon ameliyatının gerçekleştirilmesi için kelepçe çıkarıldıktan sonra birkaç ay beklenmesi gerekebilmektedir.

Mide önemli miktarda genişleyebilen bir organdır ve ameliyatla küçültülmesine rağmen genişleme ihtimali bulunmaktadır. Gastrik bypassın başarısız olması durumunda ise tekrar bir gastrik bypass operasyonu ile pas geçilen ince bağırsak boyutu artırılabilmektedir. Bununla beraber midenin küçülmesi gereken durumlarda mide kelepçesine başvurulmaktadır.

 

Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Revizyon

Tüp mide ameliyatı sonrası revizyon diğer tekniklerden biraz farklılık göstermektedir. Tüp mide ameliyatı olan hastalarda asit reflü adı verilen ve mide asidinin yemek borusuna geri kaçması ile karakterize durum ortaya çıkabilir. Bununla beraber gastrik bypass yönteminde de olduğu gibi tüp mide de zaman içerisinde genişleyerek hastaların daha fazla yemek yemesine olanak sağlayarak tekrar kilo alımına yol açabilmektedir. Tüp mide ameliyatı sonrasında kronik asit reflü meydana gelmesi durumunda revizyon ameliyatında gastrik bypass tekniği tercih edilmektedir. Midenin genişlediği durumlarda ise tekrar tüp mide ameliyatı gerçekleştirilerek midenin yeniden küçültülmesi sağlanabilmektedir. Tüp mide ameliyatı sonrasında midenin birleştirildiği bölümden kaçak meydana gelebilmektedir. Bu kaçağın kontrol altına alınamadığı durumlarda da revizyon ameliyatı gerekir. Kaçağın kontrol altına alınamamasında genellikle Roux-en-Y gastrik bypass yöntemi tercih edilmektedir.

Obezite tedavisi için ilk adımı atın
ÜCRETSİZ İLK DANIŞMA
İletişim sayfamızdaki formu doldurarak online randevu oluşturabilirsiniz
İLETİŞİM
İSTANBUL-TÜRKİYE
Bizi arayıp hemen randevu oluşturabilirsiniz
ŞİMDİ ARA