Obezite tedavisinin amacı kişinin ideal kilosuna dönmesi ve bu kiloda kalmasıdır. Bunun için birçok yöntem bir arada kullanılabilmektedir. Öncelikli olarak hastalar için ameliyatsız obezite tedavisi tercih edilir. Obezite tedavisinde düzenli ve sağlıklı beslenme için diyet, sağlıklı kilo verme için fiziksel aktivite ve aşırı yemenin önüne geçmek için de davranış değişikliği tedavisi uygulanır.
Bununla beraber ilaç tedavisi de gerekli olabilir. İlaç tedavisi diyet, egzersiz ve davranış değişikliği tedavisinin yerine uygulanmaz aksine bunlarla birlikte uygulanır. Bu şekilde bir gelişim elde edilemediğinde ise obezite cerrahisi en etkili seçeneklerden birisidir.
Obezite Cerrahisi hakkında detaylı bilgi alın
Kaloriyi düşürmek ve sağlıklı yeme alışkanlıkları kazanmak obezite ile mücadelede olmazsa olmazdır. Obezite diyeti ancak düzenli ve harfiyen uyulduğunda etkisini gösterir. Bu diyette ilk başta kilo kaybı biraz hızlı olur. Uzun vadede ise stabil kilo kaybı elde edilir.
Bu kilo vermenin en güvenli ve kalıcı yöntemidir. Obezite ve beslenme sanılandan daha ilişkilidir. Bu nedenle sağlıklı beslenerek obeziteden kurtulmak mümkündür. Ancak “en iyi kilo verdiren” şeklinde ifade edilebilecek bir diyet yoktur. Bununla beraber diyetin kendisi kadar kişinin metabolizması, genel sağlığı da önemlidir. Bu nedenle obezite diyeti kişiden kişiye farklılık gösterir.
Kilo vermenin anahtarı alınan kalori miktarını azaltmaktır. İlk olarak tipik bir günde yedikleriniz ve içtiklerinizden ne kadar kalori aldığınız ve bunun ne kadarının fazla olduğu hesaplanır. Günlük hayatta aktif olan erkeklerde bu miktar 2500 kalori civarındadır. Kadınlarda ise 2000 dolaylarındadır.
Tatlılar, şekerler, yağlı yiyecekler ve işlenmiş gıdalar aşırı kalorilidir. Çok az miktarda bile tüketildiklerinde günlük kalori ihtiyacının büyük kısmını karşılayabilir. Ancak sebzeler ve meyveler oldukça düşük kalorilidir. Çok miktarda sebze ve meyve yiyerek düşük kalori alabilir ve aynı zamanda tok hissedebilirsiniz.
Tüm beslenme şeklini sağlıklı hale getirmek için daha fazla bitki bazlı gıdalar tüketmek gerekir. Meyvelere, sebzelere ya da tam tahıllı gıdalara ağırlık vermek daha sağlıklıdır. Bununla beraber mercimek, soya, fasulye ve yağsız et gibi, yağsız protein kaynakları da tüketilmelidir. Balık ve diğer deniz ürünleri de beslenme açısından oldukça önemlidir. Haftada en az iki öğünde balık tüketilmesi gerekir. Bunların dışında yağ alımı oldukça sınırlı olmalıdır ve alınan yağın zeytin, kanola ya da fındık yağı gibi sağlıklı kaynaklardan alınması gerekmektedir.
Beslenme alışkanlıklarında yüksek karbonhidratlı ya da sadece yağlı gıda gruplarını sınırlandırmak gerekmektedir. Bu noktada her bir hasta için uzman doktor tarafından farklılaştırılmış bir diyet uygulanmaktadır. Şekerli ya da tatlandırılmış içecekler ihtiyacınız olandan çok daha fazla kaloriye sahiptir. Bu içecekleri sınırlandırmak ya da hiç tüketmemek kalori sınırlamaya başlamak için iyi bir seçenektir.
Kilo verme için yeni beslenme alışkanlığı kazanmak ilk başta zorlayıcıdır. Bu süreçte hızlı ve kolay sonuç veren moda diyetlerinden uzak durmak gerekir. Gerçekte kilo kaybı için hızlı ya da sihirli çözümler yoktur. Moda diyetler kısa vadede kilo vermenizi sağlayabilir ancak uzun vadede verdiğinizden daha çok kilo kazanmanıza neden olur.
Günlük fiziksel aktiviteyi arttırmak ya da düzenli olarak egzersiz yapmak obezite tedavisinin bir diğer önemli adımıdır. Obez kişilerin mevcut kilolarını koruması ya da daha fazla kilo almaması için haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz yapması gerekmektedir. Dayanıklılık ve fiziksel güç arttıkça egzersizin süresi de artmalıdır.
Düzenli aerobik egzersiz kalori yakma ve aşırı kilodan kurtulmanın en etkili yöntemlerinden birisi olsa da rutin programa birkaç farklı hareket eklemek daha fazla kalori yakmayı sağlar. Günlük hayatta asansör yerine merdiven çıkmayı tercih etmek ya da arabayı biraz daha uzağa park etmek günlük hareketliliğin artmasına yardımcı olur. Bununla beraber adım sayar kullanmak da bazı kişiler için motive edicidir. Günlük 10.000 adımla başlamak ve zaman içerisinde bunu arttırmak günlük hareketliliğe önemli katkı sağlar.
Davranış terapisi yeme davranışını değiştirmek ve düşük kalorili gıdalar tüketirken daha hareketli bir hayata doğru yönlendirmeyi amaçlar. Davranış değişikliği içerisinde yemek yeme hızının, yerinin veya saatin değiştirilmesi gibi temel davranışlar hedef alınabilir. Ayrıca hastalar açık büfeler, AVM’deki food courtlar ya da fast food restoranları gibi uyaranlar hakkında bilgi sahibi olur ve bu uyaranlardan nasıl etkilenmeyeceğini öğrenir.
Obezite tedavisinde uygulanan adımlardan birisi de ilaç tedavisidir. Ancak ilaç tedavisi diyet, egzersiz veya davranış değişikliğinin yerine geçmez. Tüm bu tedavi süreçleri ile birlikte uygulandığında etkisini gösterebilmektedir. Çeşitli obezite ilaçları bulunur. Hangisinin kullanılacağına sağlık geçmişini dinledikten sonra uzman hekim karar verir.
Obezite tedavisinde kullanılan ilaçlar Bupropion - naltrexone, Liraglutide, Orlistat ve Phentermine-topiramate ilaçlarıdır. Obezite ilaçları herkesin kullanımına uygun değildir. Ayrıca zamanla etkisi azalabilmektedir. Bazı kişiler obezite ilaçlarını kullanmayı bıraktığında verdiği kiloyu tekrar alabilir. Bu nedenle ilaçların yalnızca uzman hekim tavsiyesi ile ve önerilen şekilde kullanılması gerekir.
“Obezite cerrahisi nedir?” sorusunun cevabı aslında obezite tedavisinin son çaresi şeklinde verilebilir. Obezite cerrahisi bir diğer adı ile bariatrik cerrahi davranış değişikliği, diyet, egzersiz ve ilaç tedavilerinin kombinasyonu uygulansa da sonuç alınamadığı durumlarda tercih edilir. Farklı obezite ameliyatı seçenekleri bulunur. Bu ameliyatlardan hastanın sağlık durumuna göre en uygun olanı tercih edilir.
Mide gastrik bypass ameliyatında mide bir küçük ve bir de büyük olmak üzere iki farklı parçaya ayrılmaktadır. Sonrasında mideyi ince bağırsağa bağlayan onikiparmak bağırsağı atlanarak küçük mide direkt olarak ince bağırsak ile birleştirilir. Bu sayede hem hasta daha az kalori alır hem de tüketilen besinlerin emilimi azaltılmış olur. Halk arasında kapalı ameliyat olarak da bilinen laparoskopik teknik ile gerçekleştirilen gastrik bypass ameliyatları oldukça başarılı yöntemlerden birisidir. Mide gastrik bypass ameliyatından sonra hastanın kilo vermesi 1.5 yıl kadar sürmektedir. Bu süreçte ameliyatın etkili olabilmesi için hastanın sağlıklı ve dengeli beslenmesinin yanı sıra fiziksel olarak da aktif olması gerekmektedir.
Tüp mide ameliyatı en çok tercih edilen obezite cerrahisi tekniklerinden birisidir. Tüp mide ameliyatı ile midenin yaklaşık %80’lik kısmı alınarak mide küçük bir tüp şekline getirilir. Bu sayede kişinin az miktar besin tüketip daha hızlı doyması ve dolayısıyla daha az kalori alması sağlanır. Laparoskopik olarak gerçekleştirilen bu operasyon yaklaşık 1 - 2 saat sürmektedir. Tüp mide ameliyatında midenin fundus bölgesi de alınır. Bu sayede Ghrelin hormonunun üretimi engellenerek hastanın iştahı azaltılır. Operasyondan sonraki genellikle 1 yılda fazla kiloların %70’i verilmektedir.
Mide balonu cerrahi nitelik taşımayan obezite tedavileri arasında yer alır. Bu işlemde içi sıvı ya da hava dolu bir balon mideye yerleştirilir. Bu şekilde midenin kapasitesi düşürülür. Hafif anesteziyle yapılan bu işlem 15 - 20 dakikada tamamlanmaktadır. Bu operasyon genellikle hastanın genel sağlık durumu nedeniyle diğer operasyonları olamayacağı durumlarda tercih edilir. Ayrıca morbid obez hastalarında da obezite cerrahisinden önce hastanın operasyona hazır olabilmesi için kullanılır. Bu şekilde belirli bir miktar kilo verdikten sonra hastanın obezite cerrahisi ile mide ameliyatı olmasının önü açılır. Balon vücutta 6 - 12 ay arasında kalabilmektedir. Daha sonra yine endoskopik yöntemle vücut dışına alınır. Balonun vücut içerisinde kalacağı süre tercih edilen mide balonunun türüne göre değişebilir. Mide balonu endoskopik teknikle mideye yerleştirilir ve mide balonu çıkarılırken de yine endoskopiye başvurulur.
Revizyonel bariatrik cerrahi hastaya uygulanan obezite ameliyatı sonrasında da bir gelişme ya da istenen etki elde edilemediğinde ya da hasta tekrar obez olduğunda yapılır. Obezite cerrahisi sonrasında hastanın fazla kilolarının %25’ini vermesi gerekir. Ancak ameliyat sonrasında düzenli diyet ve egzersiz uygulanmadığında ya da ameliyat sonrasında komplikasyon meydana geldiğinde revizyonel bariatrik cerrahinin uygulanması gerekir.